Deneyim ve Melankoli
ÖĞRENCİ EVLERİ VE YURTLAR
Okullar açılıyor. Yaşayan bilir, başka bir şehre okumaya gidiyorsanız en öncelikli meseleniz kalacak yer sorununu çözmek olacaktır. Bir yurt, bir ev, şimdilerde bir apart. Uzun yıllar yurtlarda, öğrenci evlerinde kalmanın sadece maddi zorluklarından ve yine maddi kazanımlarından bahsetmek de konu hakkında konuşmak için yeterli değil. Yurtların ve öğrenci evlerinin bir melankolisi vardır. Özellikle de okula bitişik olan lise yurtlarının. Akşam olduğunda evli evine, köylü köyüne gider. Siz yurdun gerçek sahibi olarak orada kalırsınız. Boşalan bina size kalır. Gün boyu kuram
Tükendi
Gelince Haber VerDeneyim ve Melankoli
ÖĞRENCİ EVLERİ VE YURTLAR
Okullar açılıyor. Yaşayan bilir, başka bir şehre okumaya gidiyorsanız en öncelikli meseleniz kalacak yer sorununu çözmek olacaktır. Bir yurt, bir ev, şimdilerde bir apart. Uzun yıllar yurtlarda, öğrenci evlerinde kalmanın sadece maddi zorluklarından ve yine maddi kazanımlarından bahsetmek de konu hakkında konuşmak için yeterli değil. Yurtların ve öğrenci evlerinin bir melankolisi vardır. Özellikle de okula bitişik olan lise yurtlarının. Akşam olduğunda evli evine, köylü köyüne gider. Siz yurdun gerçek sahibi olarak orada kalırsınız. Boşalan bina size kalır. Gün boyu kuramayacağı-nız kadar hayal kurmak için mekân da zaman da sizden yanadır. Okullar açılırken, bu tuhaf, bu ilham verici, bu zorlu, bu melankolik dünyayı tekrar hatırlayalım dedik. Yazarlarımız kendi tecrü-belerini yazdı, dergiyi hazırlarken bizler eskiye gittik. Nihayet bu sayıda öğrenci evi ve yurtların deneyim ve melankolisine odaklandı.
Dosya, Mehmet Ali Akyurt’ un, “Yatakhanenin Çocuğu Olmak yahut Yatakhane Acı Vatan” yazısı ile açılıyor. Akyurt, sosyolojik olarak yatılı öğrencili üzerine genişçe durduğu yazısında so-ruyor: “Peki, bu erken ayrılık ve akran zorbalığı dünyasında yolunu bulmaya çalışmak ne kadar gerekli?”. Cihan Aktaş ise kendi deneyimlerini aktardığı “Yatılı Okul: Bir arada Yüzlerce Kardeş” yazısıyla yer alıyor. Ali Işık da yurt dışında öğrenci olmanın deneyimini Viyana’daki öğrenci evle-riyle buluşan kültürel mahfilleri, çıkardıkları edebiyat dergilerini aktarıyor. Merve Akbaş, Üskü-dar’da bir öğrenci evinde başlayan deneyimini hatıralarıyla dünden bugüne aktarıyor. Seda Ya-man “Bir Öğretmenin Gözünden Yurt Nöbeti” başlıklı yazısında farklı farklı yurtlarda yaptığı gö-revleri ve yurtların tüm personeliyle varlığını masaya yatırıyor. Tahsin Yıldırım edebiyat dünya-sında kapsayıcı bir yer edinmiş öğrencilik ve öğretmenlik anıları üzerinden Mahmut Yesari ve Hakkı Süha Gezgin’in öğretmenlik anılarını ele alıyor.
Nihayet’in Kayıtlar, Hayat Memat ve Kültür Atlası sayfalarında da okuru birbirinden önemli yazılar bekliyor.
Yağız Gönüler, “Aşka Sessizliğe Varoluşa Ağıt” başlıklı yazısıyla Mihail Nuayme kitaplığını ak-tarıyor.
“Mutfak Deneyleri” isimli Instagram hesabıyla tanıdığımız Kevser Çelikel, öğrenci sofraları hikâyesini tariflerle aktarıyor.
Mehmet Eren Metin, Lübnan’daki mülteci kamp yardımlaşma deneyimini aktarıyor.
Aleyna Ayan, Yayın Dedektifi ekibinden Dilek Ülker ile “Sadece Çocukların Tarafındayız” baş-lığı altında çocuk yayıncılığı ve ebeveynlerin kitap seçimlerini etkileyecek önemli bir röportaj ger-çekleştiriyor.
Yasin Taçar, “Beş Varlık İklimi” kitabından yola çıkarak İran şiirini masaya yatırıyor.
Esed Esedoğlu, World Central Kitchen’in Haiti depremi sonrası kurularak dünyanın çeşitli ülke-lerine, Maraş depremi için Türkiye’ye yardımlarını belirtirken WCK’nın Gazze’de uğradığı saldırıyı mercek altına alıyor.
Tevfik Furkan Akbuğu, Hilmi Ziya Ülken’in Yahudi meselesine dair tespitlerini irdeliyor.
“Evrak-ı Perişan Arasında” serisine devam eden Necati Tonga ise Vasfi Mahir Kocatürk’ün Di-van mecmuasında yayınladığı hatıraları paylaşıyor.
Ömer Yalçınova, yapay zekâ konulu bilim kurgu türlerini belirli filmler üzerinden okuyor.
Eren Yeşilyurt, Fallou Fall ile “Batı Afrika Kaligrafi Enstitüsü” üstüne söyleşiyor.