Ermeniler, her yıl 24 Nisan’ı fırsat bilip Türkleri soykırım yapmakla suçlarlar... Heyhaat! Oysa tarihi arşivler tam tersini söyler;
Ermeniler her fırsatta biz Türklere katliam yapmışlardır. Herkesin dilinde pelesenk olmuş ancak çoğumuzun tam manasıyla bilmediği Ermeni katliamlarından biri de esirlere uyguladıkları işkencelerdir... Dünyanın pek çok bölgesinde kurulmuş kamplarda esir Türklere Ermeni doktorların yapmış oldukları vahşetleri anlatmaya ne kelimeler sığar, ne cümleler kifayet eder., ne de dilimiz döner. Acı feryatların arş-ı ala’yı bulduğu, inlemelerin geceler,gündüzler boyu sürdüğü esir Türklere uygulanan işkence
Tükendi
Gelince Haber VerErmeniler, her yıl 24 Nisan’ı fırsat bilip Türkleri soykırım yapmakla suçlarlar... Heyhaat! Oysa tarihi arşivler tam tersini söyler;
Ermeniler her fırsatta biz Türklere katliam yapmışlardır. Herkesin dilinde pelesenk olmuş ancak çoğumuzun tam manasıyla bilmediği Ermeni katliamlarından biri de esirlere uyguladıkları işkencelerdir... Dünyanın pek çok bölgesinde kurulmuş kamplarda esir Türklere Ermeni doktorların yapmış oldukları vahşetleri anlatmaya ne kelimeler sığar, ne cümleler kifayet eder., ne de dilimiz döner. Acı feryatların arş-ı ala’yı bulduğu, inlemelerin geceler,gündüzler boyu sürdüğü esir Türklere uygulanan işkencelerin namı dillere destandır. Elinizdeki eser, Mısır’da İngilizlerce kurulan esir kamplarında, Ermeni doktorların Türklereuyguladıkları vahşetleri roman olarak anlatmaktadır. Ermeni doktorların, esir Türklerin kollarını kesmesini mi dersiniz, gözlerini oymasını mı dersiniz, mideleri bozulsun, karın ağrılarından ölsünler diye bozuk yemek vermelerini mi dersiniz... Hepsinide uygulamış, binlerce Mehmetciğimizin ölümüne veya yatalak kalmasına neden olmuşlardır. Hiçbir yerde bulamayacağınız, ince bir titizlikle tarih arşivlerinin tranmasıyla, pek çok eserin okunmasıyla elde edilmiş onca bilgileri, siz okuyucular için hazırladık. Ermeni doktorların atalarınıza uyguladıkları işkenceleri öğrendikce yüreğiniz titreyecek, kalpleriniz paramparça olacak, benliklerinizi kaybedecek,’’ bu kadarı da olmaz!’’ diyeceksiniz.