Kitap, Türkiye’de hiç duyulmamış bir bilgiyi açıklıyor ve Kristof Kolomb’un haritasından sonra Macellan Keşif Seyahati haritalarının da Piri Reis’in eline geçtiğini anlatıyor. Osmanlı Deniz Haritaları, Piri Reis ve Osmanlı Haritaları kitapları yazarı bu kez Piri Reis’in idamından sonra terekesindeki haritaların akıbetini araştırıyor. Piri Reis, Kanuni Sultan Süleyman’a sunulacak Bahriye’yi yazarken Keşifler Çağı’nın en yeni bilgilerine ulaşmayı amaç edinmişti. Kitap, Piri Reis’in neden harita yapmayı bıraktığı, Dünya haritasına Güney Kutbu’nu çizip çizmediği, nihayet Piri Reis’ten kalan hazine değerindeki harit
Tükendi
Gelince Haber VerKitap, Türkiye’de hiç duyulmamış bir bilgiyi açıklıyor ve Kristof Kolomb’un haritasından sonra Macellan Keşif Seyahati haritalarının da Piri Reis’in eline geçtiğini anlatıyor. Osmanlı Deniz Haritaları, Piri Reis ve Osmanlı Haritaları kitapları yazarı bu kez Piri Reis’in idamından sonra terekesindeki haritaların akıbetini araştırıyor. Piri Reis, Kanuni Sultan Süleyman’a sunulacak Bahriye’yi yazarken Keşifler Çağı’nın en yeni bilgilerine ulaşmayı amaç edinmişti. Kitap, Piri Reis’in neden harita yapmayı bıraktığı, Dünya haritasına Güney Kutbu’nu çizip çizmediği, nihayet Piri Reis’ten kalan hazine değerindeki haritaların nerede olduğu sorularını da cevaplıyor. Kitap, Piri Reis’ e ait bilgileri zenginleştirmenin yanı sıra, Türk Harita tarihindeki bilinmezleri aydınlatma amacını taşımaktadır.
PİRİ REİS HAZİNESİ NASIL BULUNDU?
Türk deniz tarihinin parlak çağlarında, namlı Osmanlı korsanı Kemal Reis’in yanında denize çıkmaya başlayan Piri Reis, zamanla bir korsan, bir filo reisi ve bir bilim adamına dönüştü.
Şaşkınlık verici bir biçimde eli kılıç tutan birinin Türk Haritacılık Tarihi’nin ilk ve en güçlü haritacısı olacağını kim düşünebilirdi. Piri Reis, korsanlık ettiği yıllarda Kristof Kolomb’un 3. Amerika seferinden dönen bir gemiyi İspanya açıklarında avlamışlar, gemideki ganimetler arasındaki, keşfedilen yeni kıtanın haritasını ele geçirmişlerdi. Piri Reis şans eseri elde ettiği bu haritayı tam 15 sene sonra çizdiği Dünya Haritasında kaynak olarak kullanacak ve bunu da haritasının üzerine yazacaktı. Buradan şunu anlayabiliriz. Piri Reis haritacılık mesleğini benimsemiş, bunun için kaynaklar toplamaya, gözlem yapmaya başlamıştır.
Kendi deyişiyle “harita bir tür ermişlik isteyen, değme kişilerin beceremeyeceği bir iştir.”
Osmanlı haritacılığının kurucu babası diyeceğimiz Piri Reis, Bahriye kitabında çalışma usullerini ve seyir inceliklerini uzun uzun anlatır. Kitap için Katip Çelebi, kitabı tanımlayan en güzel satırları yazmıştı: “Bu Piri Reis, Bahriye adlı bir kitap yazıp Akdeniz’i anlatmıştır. İslamların bu konuda başka kitabı olmadığından denizde gezenler ona başvururlar.”
Çağını çok aşan Piri Reis’in kitabı 18. yüzyılda da çoğaltılarak kullanılmaya devam ediyordu.
1521 tarihli 1. versiyon olarak adlandırılan Bahriye’de 130-134 kadar kıyı, ada, liman haritası bulunuyor ve bunlarla ilgili izahat da yer alıyordu.
Bahriye, İbrahim Paşa’nın isteği üzerine, yeniden düzenlenerek Kanuni Sultan Süleyman’a sunulacak biçime getirilmiş ve 1526’da sunulmuştur.
Burada birden şöyle bir sorun ortaya çıkmaktadır. Önceleri sadece gemiciler için hazırlanan Bahriye bu kez, Osmanlı Sultanı’na sunulacak nefasette olmalı ve güncel bilgileri taşıması gerekliydi. İlkin harita ve izahat sayısı 225-226 ‘ya çıkarıldı. Ancak Bahriye’nin Saraya sunulacak şeklinde bir yenilik yapılmıştı. Kitabın başlangıcında Dünya Coğrafyası ile ilgili bilgilerin yer aldığı uzunca bir şiirsel bölüm bulunuyordu. Şiirsel bölüm hazırlanırken, Keşifler Çağı olarak adlandırılan bu dönemde, yeni keşiflerle genişleyen dünya hakkında en güncel bilgileri sunma kaygısı ortaya çıkmıştır.
1522 yılında Macellan keşif seyahatinden dönen, dünyanın çevresini ilk kez dolaşmış 18 kişi içinde Antonio Pigafetta da vardı. İtalyan asıllı Pigafetta, sefer sırasında Macellan’ın asistanlığını yaptı. Yolculuk sırasındaki olayların günlüğünü tuttu, haritalar çizdi.
Portekizli tarihçilere göre Pigafetta 1524 yılında Osmanlı hizmetine girdi ve yanında götürdüğü haritaları ya İbrahim Paşa ‘ya ya da Piri Reis’e iletti. Macellan Keşif Gezisi’ni haber alarak Pigafetta’nın Osmanlıya geçişini sağlayan kimdir? Kanuni’ye sunulacak kitabın en son bilgileri taşıması için uğraşan kimdir?
Bugün Osmanlı Sarayı Müzesi kütüphanesinde saklanan H.1825 numaralı Güney Kutbunu gösteren, Jorge Rainel’in çizdiği harita, Pigafetta marifetiyle Piri Reis’e geldi. Piri Reis bu haritada yer alan hatalı Güney Kutbu bilgisini aynen Bayriye’ye aktardı. Piri Reis şöyle yazıyordu:
“Şimdi, artık kutup karanlıklarının yerlerini,birinin denizde, ötekinin karada olduğunu öğrendin.
Ey yiğit! Kuzey çevresine düşen karanlık hep karada,
Güneydeki ise,ey iyi şöhretli kişi, tamamen deniz üzerinde oluştu.”
Görüldüğü üzere bu bilgi yanlış bir bilgidir ve Piri Reis bu bilgiyi Pigafitta’nın getirmiş olduğunu söylenen haritadan almıştır.
Bu harita Topkapı Sarayı Kütüphanesi Hazine 1825 numaraya kayıtlı Güney Kutbu haritasıdır.
Piri Reis’in Umman ve Basra körfezi seferini başaramadığı, hizmette kusur ettiği, yağma yaptığı suçlamasıyla Kahire’de siyaseten katledildi. Piri Reis terekesinden kalan harita hazinesinin günümüze kadar ne olduğu bilinmemekte idi. Piri Reis, Bahriye’de Jorge Rainel’in haritasını kullandığı açık olarak ortadadır. Macellan seyahati bilgilerine dayanarak çizilen Güney Kutbu haritasının bulunduğu Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi, Piri Reis haritalardan oluşan hazinesinin korunduğu yerdir. Zaten Piri Reis’in çizdiği 2 harita da burada saklanmaktadır.