İnanın bana! İnsanların fikirlerine önem verdiği saygın biriydim ben. O kitap var ya o kitap, her şey onunla yüzleştikten sonra oldu. Yitip giden aklımın ve asaletimin tek müsebbibidir o. Kendi halindeki mütevazı bir sahafın elinde avucunda ne varsa o meşin cilt aldı. Yine de yitirdiğim her şeye değerdi ona sahip olmak.
Her kitabın bir hikâyesi vardır. Yazılmasının, okunmasının ve kaybolmasının… Kayıp bir kitap kadar ruha elem veren ne vardır, bulunan bir kitap kadar ruhu kanatlandıran ne! Hümeyra Yabar, okur kitap ilişkisinin destansı ismi Ali Emîri Bey ve Türkçenin destanı “Dîvânu Lugâti`t-T&uu
Tükendi
Gelince Haber Verİnanın bana! İnsanların fikirlerine önem verdiği saygın biriydim ben. O kitap var ya o kitap, her şey onunla yüzleştikten sonra oldu. Yitip giden aklımın ve asaletimin tek müsebbibidir o. Kendi halindeki mütevazı bir sahafın elinde avucunda ne varsa o meşin cilt aldı. Yine de yitirdiğim her şeye değerdi ona sahip olmak.
Her kitabın bir hikâyesi vardır. Yazılmasının, okunmasının ve kaybolmasının… Kayıp bir kitap kadar ruha elem veren ne vardır, bulunan bir kitap kadar ruhu kanatlandıran ne! Hümeyra Yabar, okur kitap ilişkisinin destansı ismi Ali Emîri Bey ve Türkçenin destanı “Dîvânu Lugâti`t-Türk”ün hikâyesini “Türke Armağan” gemisiyle modern öyküye taşıyarak yitiğini bulmanın sevincini yaşatıyor okurlarına. Fakat kaybetmenin üzüntüsünü de tadıyor okur bir sonraki adımda “Yarım Kitap”la. Kaşgarlı Mahmud’un kayıp kitabı “Kitâbu Cevâhirü`n-Nahv fi Lugâti`t-Türk”ün ancak düş gücüyle yazılabilecek kurgusal hikâyesiyle. Hümeyra Yabar’ın kitabında bu iki rüya metin dışında başka öyküler de var; edebiyatın insan ruhuna ilgisinin nadir parçaları bunlar, seferin sonunda bir Filistin gemisiyle Ressam Necip’in tablosuna demir atan. “Rûhum Gibidir İşbu Kitâb” on dört evrede öykü kamerinin parçalarını tamamlayarak Türk öykücülüğüne bir dolunay armağan ediyor. Her kitabın bir kaderi vardır.