Bilimci BAel, yirmi bin yıllık Varlık Uygarlıgˆı’nın sonunu getirecek gizemli hastalıgˆın sırrını c¸o¨zmek ic¸in I·S¸tar-HEpat sisteminin, uygarlıklarının dogˆdugˆu ancak daha sonra terk edilen uzak uydusu EV’e dogˆru, uzun ve tehlikeli bir yolculugˆa c¸ıkar. BAel ve ekibini, yasaklanmıs¸ uzaydaki bu yolculugˆun sonunda, bir daha hic¸bir s¸eyin eskisi gibi olmayacagˆının habercisi, tarihi^ bir kes¸if beklemektedir.
Mehmet Erogˆlu, Ruhun Parmak I·zi’nde bizi insanlıgˆın gelecegˆi ve yazgısı hakkında du¨s¸u¨nmeye davet ediyor. Ama bu, yakın bir gelecek degˆil. Binlerce yıl sonrasına uzanan, c¸ok uzak bir gelecek...
Ruhun Parmak I·zi, tartıs¸ılan bilimsel ve felsefi kavramlarıyla, ahla^k anlayıs¸ıyla ve elb
Tükendi
Gelince Haber VerBilimci BAel, yirmi bin yıllık Varlık Uygarlığı’nın sonunu getirecek gizemli hastalığın sırrını çözmek için İŞtar-HEpat sisteminin, uygarlıklarının doğduğu ancak daha sonra terk edilen uzak uydusu EV’e doğru, uzun ve tehlikeli bir yolculuğa çıkar. BAel ve ekibini, yasaklanmış uzaydaki bu yolculuğun sonunda, bir daha hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağının habercisi, tarihî bir keşif beklemektedir.
Mehmet Eroğlu, Ruhun Parmak İzi’nde bizi insanlığın geleceği ve yazgısı hakkında düşünmeye davet ediyor. Ama bu, yakın bir gelecek değil. Binlerce yıl sonrasına uzanan, çok uzak bir gelecek...
Ruhun Parmak İzi, tartışılan bilimsel ve felsefi kavramlarıyla, ahlâk anlayışıyla ve elbette öngörülen teknolojik unsurlarıyla hayal gücümüzün sınırlarını zorlayacak, ufkumuzu genişletecek fütüristik bir deneyim. Distopya ve ütopyanın iç içe geçtiği, derinlikli bir roman. İnsanlığa ve insanın yarattığı uygarlığa alternatif bir tür ve uygarlık yaratma tasarımının vardığı sonucun hikâyesi...
İnsanlar, insanlık diyerek övündükleri o bütünlükle, kültür ve sanatla edindikleri ruh ve vicdan ölçütleriyle, kısaca icat ettikleri Tanrıların erdemleriyle değerlendirildiklerinde, yaşamayı hak eden bir tür mü?