Edebiyatımızın ünlü sanatkâr ve fikir adamlarıyla yaptığı bir dizi mülâkatı, 1918’de Diyorlar ki adıyla kitaplaştıran ve bu münasebetle "Diyorlar ki Muharriri" olarak şöhret bulan Ruşen Eşref, İstanbul ve İstanbul Çeşmeleri üzerine yazdığı eşsiz yazılardan dolayı "Çeşmeler Kâşifi" ve "İstanbul Seyyahı" gibi sıfatlarla da anılmıştır. Mustafa Kemal Paşa’yı şahsî özellikleri ve askerî dehasıyla ilk defa Türk ve dünya kamuoyuna tanıtan yazar, Mütareke döneminden itibaren daima Paşa’nın yanında bulunmuş, Millî Mücadeleye katılmış ve kırk ay süren bu yürüyüşe dair tahassüslerini gözyaşı,
Tükendi
Gelince Haber VerEdebiyatımızın ünlü sanatkâr ve fikir adamlarıyla yaptığı bir dizi mülâkatı, 1918’de Diyorlar ki adıyla kitaplaştıran ve bu münasebetle "Diyorlar ki Muharriri" olarak şöhret bulan Ruşen Eşref, İstanbul ve İstanbul Çeşmeleri üzerine yazdığı eşsiz yazılardan dolayı "Çeşmeler Kâşifi" ve "İstanbul Seyyahı" gibi sıfatlarla da anılmıştır. Mustafa Kemal Paşa’yı şahsî özellikleri ve askerî dehasıyla ilk defa Türk ve dünya kamuoyuna tanıtan yazar, Mütareke döneminden itibaren daima Paşa’nın yanında bulunmuş, Millî Mücadeleye katılmış ve kırk ay süren bu yürüyüşe dair tahassüslerini gözyaşı, kahır ve sabırla demleyerek kaleminin ucundan damla damla akıtmıştır. Fakat Ruşen Eşref’in gözyaşları, "Niçin sen mütemadî bir ayrılıksın hayat!" feryadıyla altmış yedi yıllık ömrünün özellikle annesini, Tevfik Fikret’i ve Atatürk’ü kaybettiği en sarp yamaçlarında daha bir başka çağlamış, zaman içinde nice yedi göllere ve nice yedi veren güllerine hayat vermiştir. Ruşen Eşref’in hayatı ise -mizacı, edebî şahsiyeti ve bütün eserleriyle birlikte- şimdi elinizdeki bu kitaptadır.