Küçük oda yeter bana; bir lokma ekmek, bir bardak su. Uyuyabileceğim bir yatak, yazabileceğim bir masa. Bir de müziğimi dinleyebileceğim mini bir ses sistemi. Sınırsızca kağıt ve kalem vereceğiz" deseniz de ölmeden önce tüm verdiklerinizi tüketecek kadar doluyum. Siz en iyisi bana bir rakam bildirmeyip, sonsuz sayıda odama kağıt ve kalem bırakıverin. Sonra da sizler eğlenmenize bakın, kadehler tokuşturun, servetler kazanın, gece olunca sevişmelere devam edin. Ben bıraktığınız yerde olacağım: küçük bir oda içerisinde sessizce, hiç kimseye karışmadan, hiçbir şeyden şikayet etmeden yazmaya devam edeceğim.