Önümüzde duran, dikkatimize çarpan şey mutfak değildir, ziyafettir. Dünyanın uzviyeti değil, çehresidir. Mevsimlerin nöbet değiştirmelerine, ışık ve gölgenin, rüzgarın ve suyun aldatıcı oyunlarına doğumdan ölüme kadar uçuşan seyyal hayatın rengarek kanatlarına bakınız. Bu olayların önemi mevcudiyetlerinde değil, ahenkli dillerindedir. Ruhumuzun anadili olan bu dil aracılığıyla vakalar bize ulaştırılmaktadır.