"Dağ köylerinden, obalardan, kasabalardan ikide bir kopup gelir Adana`ya ve önümüze, ağıtlar, türküler, destanlar sererdi, buruşuk sarı kâğıtlar üstüne yazılmış... Her getirdiği söz yumağı akıllara durgunluk verirdi. Dehşetli acı, dehşetli güzeldi... "Ağıtlar toplamak, ölümle kavgaya tutuşmak gibi bir şeydi. Yitebilecek olanla, yitenle, ölümle, yok olmakla bir yarışma... Kurtarmak gerekti Çukurova ve Toros doğasının, insanın söz serüvenini... Ona `Türküler Müfettişi` adını takmıştım." Sarı Defterdekiler, Yaşar Kemal`in 1992`de Alpay Kabacalı`ya armağan ettiği defterlerle yer alan koşma, semai, destan, türkü, ağıt, mani ve
Tükendi
Gelince Haber Ver"Dağ köylerinden, obalardan, kasabalardan ikide bir kopup gelir Adana`ya ve önümüze, ağıtlar, türküler, destanlar sererdi, buruşuk sarı kâğıtlar üstüne yazılmış... Her getirdiği söz yumağı akıllara durgunluk verirdi. Dehşetli acı, dehşetli güzeldi... "Ağıtlar toplamak, ölümle kavgaya tutuşmak gibi bir şeydi. Yitebilecek olanla, yitenle, ölümle, yok olmakla bir yarışma... Kurtarmak gerekti Çukurova ve Toros doğasının, insanın söz serüvenini... Ona `Türküler Müfettişi` adını takmıştım." Sarı Defterdekiler, Yaşar Kemal`in 1992`de Alpay Kabacalı`ya armağan ettiği defterlerle yer alan koşma, semai, destan, türkü, ağıt, mani ve türkülü halk hikâyesi türlerindeki, çoğu ilk kez yayımlanan derlemelerinden oluşuyor.