2002 yılında İstanbul´da çeşitli tarihlerde düzenlediğimiz panel etkinliklerimizle bazı güncel ve hayatî önemdeki konulan gündeme taşıdık. Özellikle 5-13 Ekim 2002, Dolmabahçe Kültür Merkezi, Beşiktaş/İstanbul, 3. Kitap Dünyası Fuarı; 26 Ekim-3 Kasım 2002, 21. Tüyap İstanbul Kitap Fuarı, Beylikdüzü; 13-22 Aralık 2002, CNR İstanbul Uluslararası Kitap Fuar´ında "Şair-Şiir ve Kimlik Sorunu" ve "Savaş Karşısında Şairin Sorumluluğu" gibi konulan kimi şair arkadaşlarla işledik.
Şair arkadaşlar kendi siyasal-sanatsal duruş, kimlik ve anlayışlarıyla panellerimizi izleyenlerin de katkısıyla tartıştılar.
Panel etkinliklerimiz oldukça ilgi
Tükendi
Gelince Haber Ver2002 yılında İstanbul´da çeşitli tarihlerde düzenlediğimiz panel etkinliklerimizle bazı güncel ve hayatî önemdeki konulan gündeme taşıdık. Özellikle 5-13 Ekim 2002, Dolmabahçe Kültür Merkezi, Beşiktaş/İstanbul, 3. Kitap Dünyası Fuarı; 26 Ekim-3 Kasım 2002, 21. Tüyap İstanbul Kitap Fuarı, Beylikdüzü; 13-22 Aralık 2002, CNR İstanbul Uluslararası Kitap Fuar´ında "Şair-Şiir ve Kimlik Sorunu" ve "Savaş Karşısında Şairin Sorumluluğu" gibi konulan kimi şair arkadaşlarla işledik.
Şair arkadaşlar kendi siyasal-sanatsal duruş, kimlik ve anlayışlarıyla panellerimizi izleyenlerin de katkısıyla tartıştılar.
Panel etkinliklerimiz oldukça ilgi gördü.
Bu etkinliklerin açığa çıkardığı birikimi panel salonlarıyla sınırlı tutmak doğru olmayacaktı. Şairlerin özgünlük ve özgürlükleriyle dile getirdiği konulan daha geniş kitlelerle paylaşmak-yeniden üretmek gerekiyor.
Kuşkusuz sanatçının kimliği, kişiliği, duyarlılığı ve sorumluluğu gibi konular gündemdeki emperyalist savaş karşısında daha çok öne çıkacak ve yeni bir harmanlamayla ilerici kılığındakilerin maskesi bir bir düşecektir.
Sanatsal yaratıcılık, insana ve insanlığa karşı girişilen her olay ve olgu karşısında önem kazanıyor, kendini yeniden üretiyor. Sanatçıların, edebiyat, plastik sanatlar, resim, şiir vb. yoluyla verdiği mesajlar, yeri geliyor silahlar kadar etkili de oluyor.
Kolektifimiz, seçimini doğru biçimde yapmış, sınıfsal ve ideolojik konumuyla kolektif aklı, bilinci ve eylemi örgütleme konusunda da sorumluluğunu tartmış insanlarımızı düşündürmek, etkilemek-etkilenmek ve bu türden çabaların tümünü uyumlandırmak, etkili kılmak gibi gerekli bir işe daima sıcak bakmıştır.
Sosyal pratikte sınanmış kolektif üretim ve eylemlilik geleneğimiz bir gereğidir.
Sanat, politika ve estetik aynı yerdedir.
Sık sık gündeme taşıdığımız, kimlik-kişilik-sorumluluk ve sınıfsal ideolojik aidiyet gibi konularda elbette söylenecek çok şey var. Telif çalışmalanmızda bu konulara oldukça fazla yer verişimizin sebepleri de vardır. Belgelenmiştir.
Tarihsel-sosyal ömrünü tamamlamış kapitalist-emperyalizmin savaş kışkırtıcılığının geriletilip aşılabilmesi çok yönlü çabalarla gerçekleşecektir. Tarihsel iyimserliğimizi koruyup dinamik etkinlikleri sahiplenmek hayat ve mücadelenin öne çıkardığı bir şeydir.
Bu kitap, bu türden düşüncelerin harmanlanışı ile kuşanılmış bir silahtır âdeta...
Bilinçle sahiplenilmesiyle amacına da ulaşmış olacaktır.