Görmek yeteri kadar sağlam bir kanıt mıdır ölümü kabullenmek için?
Anlatılana göre çığlık atmaya başlamışım. Polis beni böyle bulmuştu. Çığlık atarken, çığlıklar her yanımı saran cam kırıklarına dönüşmüştü. Sanırım bir noktada çığlık at¬mayı bıraktım. Belki ses tellerim koptu, bilemiyorum.
O çığlıkların yankısı peşimi hiç bırakmadı.
Kendi oğlunu öldürmek suçundan ömür boyu hapis cezasına çarptırılan masum baba David Burroughs, oğlunun hâlâ hayatta olabileceğin
Tükendi
Gelince Haber VerGörmek yeteri kadar sağlam bir kanıt mıdır ölümü kabullenmek için?
Anlatılana göre çığlık atmaya başlamışım. Polis beni böyle bulmuştu. Çığlık atarken, çığlıklar her yanımı saran cam kırıklarına dönüşmüştü. Sanırım bir noktada çığlık at¬mayı bıraktım. Belki ses tellerim koptu, bilemiyorum.
O çığlıkların yankısı peşimi hiç bırakmadı.
Kendi oğlunu öldürmek suçundan ömür boyu hapis cezasına çarptırılan masum baba David Burroughs, oğlunun hâlâ hayatta olabileceğine dair kanıtlar alır. Geçmişten gelen bu ipucu David’i harekete geçirir. Acı içinde, bir o kadar da acınacak halde tükenen yılların hesabını soracaktır. İlk olarak hapishaneden kaçmak zorundadır.
Gözüyle gördüğünden aldanır mı insan?
New York Times’ın çoksatan yazarı Harlan Coben efsane bir gerilim romanıyla dönüyor. İyi saklanmış sırlar ve evin içine yuva yapmış yalanlar, yazarın şaşırtıcı dehasıyla birleştiğinde çığ gibi büyüyen gerilim, kitap bittiğinde dahi devam ediyor.
Bu kitap, Harlan Coben’in acımasız sürprizi.