Sabahları, önce kirli, donuk ışığını gönderir güneş. İsteksiz, uykulu. Yavaş yavaş yamaçların karanlığı uyanır, üzerime ılık bir aydınlık düşer. Sonra iki dağın arasından sarı ışıltılarla yükselirken karşı kıyıların, ağaçların, uykulu kayaların, ıslak kumların, tepedeki evlerin üstünden kaldırır gecenin yorganını. Çiy düşmüş ağaçların ıslak dalları tüterken, eski evin penceresinde kırılan gün ışığı, altın bir şerit gibi sularıma düşer. Dağların gözünü kamaştırırken Şahin
Tükendi
Gelince Haber VerSabahları, önce kirli, donuk ışığını gönderir güneş. İsteksiz, uykulu. Yavaş yavaş yamaçların karanlığı uyanır, üzerime ılık bir aydınlık düşer. Sonra iki dağın arasından sarı ışıltılarla yükselirken karşı kıyıların, ağaçların, uykulu kayaların, ıslak kumların, tepedeki evlerin üstünden kaldırır gecenin yorganını. Çiy düşmüş ağaçların ıslak dalları tüterken, eski evin penceresinde kırılan gün ışığı, altın bir şerit gibi sularıma düşer. Dağların gözünü kamaştırırken Şahin