Az gittik uz gittik. Karaisalı’nın Söğütlü köyünden Destancı Âşık Ali’ye rastladık. Biz delikanlı iken o Adana sokaklarında; Karaisalı kazam Söğütlü köyüm. Bu ülkede böyle âşık bulunmaz diyerek destan satıyordu. (Eskiden Karaisalı’ya bağlı olan Söğütlü köyü şimdi Adana ilinin Çukurova ilçesine bağladır.) Destancı Âşık Ali’yi 1960 – 1970’li yıllarda tanımıştım. Onu derleyip toparlamak içimde hep bir ukde idi. Bu amacım 19 Ağustos 1994 tarihinde gerçekleşti. Uzun bir müddet sağ mı ölümü olduğunu tespit etmeye çalış
Tükendi
Gelince Haber VerAz gittik uz gittik. Karaisalı’nın Söğütlü köyünden Destancı Âşık Ali’ye rastladık. Biz delikanlı iken o Adana sokaklarında; Karaisalı kazam Söğütlü köyüm. Bu ülkede böyle âşık bulunmaz diyerek destan satıyordu. (Eskiden Karaisalı’ya bağlı olan Söğütlü köyü şimdi Adana ilinin Çukurova ilçesine bağladır.) Destancı Âşık Ali’yi 1960 – 1970’li yıllarda tanımıştım. Onu derleyip toparlamak içimde hep bir ukde idi. Bu amacım 19 Ağustos 1994 tarihinde gerçekleşti. Uzun bir müddet sağ mı ölümü olduğunu tespit etmeye çalıştık. Adana’da Karabucak Camii karşısındaki hemşerimiz Berber Sait’ten (Ünal) sağ olduğunu, Tellidere mevkiinde uyduruk bir barakada manavlık yaptığını öğrendik. Berber Sait ile birlikte adı geçen tarih ve mevkide Âşık Ali Şahin’i bulduk. Bir hayli yıpranmış değneksiz yürüyemiyor. Gözleri de iyi görmüyordu. Buna rağmen çalışmayı bırakmayan yorgun âşık, başkalarına muhtaç olmayacak kadar iaşesini temin etmekle meşguldü.
Yıllardan sonra onu kitaplaştırmanın sevinci var üstümde. Bin rahmet olsun Destancı Âşık Ali. İnsanlık var oldukça sen de var olacak. Destanlarınla ilelebet yaşayacaksın.