Sosyal Politika Ahlakı, sosyal politikaya “dar anlamda” ve sadece bir “disiplin” gözüyle bakmanın ötesinde, “geniş anlamda” ve “disiplinler arası” bir bağlamda bakabilmeyi mümkün kılan ve böylece bir sosyal politika düşüncesinin geliştirilebileceğini söylemeye çalışan bir içeriğe sahiptir. Kitap, bu içeriği ortaya koyarken düşünce üretiminin tek boyutluluk değil, çok boyutluluk gerektirdiğini merkeze alan bir metot kullanmaktadır.
Bu çok boyutluluk, insanın kendi dünyasını ve yaşadığı toplumu (psikoloji ve sosyoloji) dikkate almayı, inançlarını (din) göz önünde b
Tükendi
Gelince Haber VerSosyal Politika Ahlakı, sosyal politikaya “dar anlamda” ve sadece bir “disiplin” gözüyle bakmanın ötesinde, “geniş anlamda” ve “disiplinler arası” bir bağlamda bakabilmeyi mümkün kılan ve böylece bir sosyal politika düşüncesinin geliştirilebileceğini söylemeye çalışan bir içeriğe sahiptir. Kitap, bu içeriği ortaya koyarken düşünce üretiminin tek boyutluluk değil, çok boyutluluk gerektirdiğini merkeze alan bir metot kullanmaktadır.
Bu çok boyutluluk, insanın kendi dünyasını ve yaşadığı toplumu (psikoloji ve sosyoloji) dikkate almayı, inançlarını (din) göz önünde bulundurmayı ve içinde bulunduğu ekonomi-politik havzayı görmeyi gerekli kılmaktadır. Dolayısıyla sosyal politika ahlakından bahsetmek için psikoloji, sosyoloji, din ve ekonomi-politik bilim alanlarıyla irtibatlı bir zemin oluşturmak gerekir.
Aksini yapmak, yani sosyal politika ile ahlak arasındaki ilişki düzleminin ürünü olan sosyal politika ahlakını tek değişken üzerinden ortaya koymak, sosyal politika düşüncesini dinamik bir süreç olarak görememeye ve kısır bir alana hapsetmeye denk gelmektedir. Bu ise sosyal politikayı konuşmayı daha en başında manasız bir hale getirebilmektedir. Kitap, özetle, “bu manasızlığa düşmeme gayreti”dir.