Din, kutsal, aşkın, doğaüstü ve ilahi bir güce bağlanma ya da inanç meselesi olarak insan davranışlarında etkileşimi sağlayan fenomendir. Bir inanç meselesi olarak takdim edilen söz konusu olgu, ifade edilenden daha fazlasıdır. Özellikle tüm tarihsel ve toplumsal süreçlerde bir inanma eylemi ile tezahür eden kurumsal yapı, çeşitli ibadet, ayin, tören ve tapınmalarla varlığını sürdürmüştür. Hangi din olursa olsun kutsal olan ile olmayan arasında bir sınırın keskin bir şekilde çizildiği algı ve tutumlara işaret edilmektedir. O halde atfedilen kutsallıklar dinlerin sınırlarını belirleme açısından bir perspektif sunmaktadır....
Sosyoloji özellikle metodolojik ve epistemolojik bir kimliğe bürünmeye başladıkça sosyale ilişkin konular il
Tükendi
Gelince Haber VerDin, kutsal, aşkın, doğaüstü ve ilahi bir güce bağlanma ya da inanç meselesi olarak insan davranışlarında etkileşimi sağlayan fenomendir. Bir inanç meselesi olarak takdim edilen söz konusu olgu, ifade edilenden daha fazlasıdır. Özellikle tüm tarihsel ve toplumsal süreçlerde bir inanma eylemi ile tezahür eden kurumsal yapı, çeşitli ibadet, ayin, tören ve tapınmalarla varlığını sürdürmüştür. Hangi din olursa olsun kutsal olan ile olmayan arasında bir sınırın keskin bir şekilde çizildiği algı ve tutumlara işaret edilmektedir. O halde atfedilen kutsallıklar dinlerin sınırlarını belirleme açısından bir perspektif sunmaktadır....
Sosyoloji özellikle metodolojik ve epistemolojik bir kimliğe bürünmeye başladıkça sosyale ilişkin konular ile ilgili yeni bakış açıları geliştirmiş, din de bu gelişimden payını almıştır. Sorunların artık toplumsal olarak ele alması ile sosyal yapıya ait kurumlarla ilgilenen sosyologlar din gibi bir fenomenin gücü ve etkisi üzerinde yeni yorumlar getirmiştir.