Bu çalışmada, Kur’ân’a sosyoloji perspektifiyle yaklaşılmış; toplum, tefsir ve sosyolojinin verileriyle açıklanmıştır. Kur’ân’a sosyolojik olarak bakmak, İlâhî metinde yer alan toplumsal muhasebelerin tespit edilmesine ve sosyal olguların anlaşılmasına yardım edecektir. Bu kitap, benlik, sosyo-kültürel gerçeklik ve toplumsal kuramların sermaye sahiplerinin arzularına göre değil, ilâhî murada göre düzenlenmesine katkı sağlayacaktır. Böylece tüm zaman, mekân ve toplumlara hitap eden Kur’ân’dan daha fazla bilgi elde etmek ve ibret almak imkânına sahip olunacaktır.
Daha önceki ç
Tükendi
Gelince Haber VerBu çalışmada, Kur’ân’a sosyoloji perspektifiyle yaklaşılmış; toplum, tefsir ve sosyolojinin verileriyle açıklanmıştır. Kur’ân’a sosyolojik olarak bakmak, İlâhî metinde yer alan toplumsal muhasebelerin tespit edilmesine ve sosyal olguların anlaşılmasına yardım edecektir. Bu kitap, benlik, sosyo-kültürel gerçeklik ve toplumsal kuramların sermaye sahiplerinin arzularına göre değil, ilâhî murada göre düzenlenmesine katkı sağlayacaktır. Böylece tüm zaman, mekân ve toplumlara hitap eden Kur’ân’dan daha fazla bilgi elde etmek ve ibret almak imkânına sahip olunacaktır.
Daha önceki çalışmalardan farklı olarak bu kitapta, sosyolojik tefsir, tanım, konu ve yöntem gibi çok geniş perspektiflerden ele alınmış; İslam sosyolojisi ve Kur’ân sosyolojisi gibi kavram kargaşalarının önüne geçilmeye çalışılmıştır. Zira ilim camiasında, İslâm sosyoloji ile sosyolojik tefsir hâlâ karıştırılmaktadır. Son zamanlarda bu karışıklığa bir de Kur’ân sosyolojisi tabiri eklenmiştir. Bunların önüne geçmek için çalışmada, Abduh, Elmalılı ve Seyyid Kutub gibi sosyolog müfessirlere; İbn Haldûn, Kâtib Çelebi ve Müneccimbaşı gibi İslâm sosyologlarına; Marx, Durkheim ve Weber gibi Batılı sosyologlara da yer verilmiştir. Sosyolojik tefsirin, usûlünün daha iyi anlaşılması için birbirinden farklı paradigmaların toplum anlayışı, aynı çatı altında buluşturulmuştur. Böylece okuyucular, insana, gündelik hayata, toplumsal gerçekliğe ve sosyal kuramlara hem dinî hem de lâdinî bir yaklaşımla bakma imkânı bulmuştur.