İsrailoğulları; "Biz Tanrının halkıyız!" diye inanmalarını sağlayacak birçok zahiri ve halî mucize, insanı yürekten etkileyen, iman etmeye zorlayan hadiseler yaşamışlar. Günah işlemişler, bağışlanmışlar, ilahî azameti açık seçik görmüşlerdir (üstü kapalı da değil).
1948’de kurulmuş olan İsrail devleti toplam zamanı 76 yıl olacak şu iktidar dönemlerini de birincide olduğu gibi fesat ile sürdürürlerse, tahmini olarak 2023-2024 tarihlerinden itibaren İsrail’in içi kaynamaya başlayacak. Çünkü 76 yıl sürmüş ilk iktidarları döneminde de daha Hz. Süleyman (a.s.) hayatta iken birbirlerine girmişler ve
Tükendi
Gelince Haber Ver‘TANRININ HALKI’NIN
ALLAH İLE BAŞI DERTTE
Bu çalışmanın başlangıcı çok eskilere, ta 1986`lara dayanır. Macerası da ilginçtir...
Tercüman gazetesi gece haber merkezinde çalışıyordum. Bir gece iş geç bitti ve geç bir yatsı namazı kıldım. Namazın ardından ısrarla İsra suresini okumamı telkin eden iç sesime kulak verdim.
İçimdeki sesin ilk sorusu "Neden Allah Hz. Muhammed`i (sav) ismiyle değil de `kulu` diye anıyor?" oldu. Cevap için tefsirlere müracaat ettim. O zamana kadar surenin adının başlangıçta İsrail suresi diye anıldığını bilmiyordum.
Surenin ilk sekiz ayetinin İsrailoğullarının kısa bir macerasını aktardığını o ana dek hiç fark etmemiştim. Ayette geçen "kerrete" ifadesinin "rövanş" anlamına geleceğini de…
İşte bu kitabın serencamı böyle başladı. O tarihten sonra bu gözle yoğun bir şekilde Kur’an ve Tevrat okumaları yaptım. Vakti yaklaştıkça olacak hadiselerin ön habercisi onlarca makale kaleme aldım. Ve o gece yaşadıklarımdan bende kalanları, olan biten hadiseleri yorumlamak adına çevremdekilerle de paylaştım.
İşte bu kitap; 30 yılı aşkın bir zaman diliminde İsra suresinin ilk sekiz ayetinde işaret edilen hakikatleri, nazil olduğu devre bakan yönüyle olduğu kadar bugünlere bakan yönüyle de tefsir edebilmek, yorumlayabilmek; ayrıca ayetleri ele alırken aynı konuların geçtiği Tevrat metinlerine de mercek tutabilmek amacıyla yazıldı.
Mehmet Ali Bulut