Bu kitapta yazar, felsefe ile dini birleştirmeye, barıştırmaya çalışarak felsefe tarihini antolojik tarzda ortaya koyarak filozof ve bilim adamlarının çoğunun Tanrı’ya inandığını ispatlamıştır. Türkiye’de böyle bir çalışma olmadığını fark eden yazar bu eşsiz eseri yayın hayatına kazandırarak bir başvuru ve kaynak eser haline getirmiştir. Filozofların kendi öz kitaplarından ve felsefe tarihçilerin kitaplarından bilimsel dolarak, dipnot şeklinde kendi görüşünü söylemeden objektif olarak ortaya koymuştur. Ortaya felsefi metinler manzumesi çıkarmıştır.
İnsanlık, bilinen en esi medeniyet ve ilk tapınak Göbeklitepe&rsqu
Tükendi
Gelince Haber VerBu kitapta yazar, felsefe ile dini birleştirmeye, barıştırmaya çalışarak felsefe tarihini antolojik tarzda ortaya koyarak filozof ve bilim adamlarının çoğunun Tanrı’ya inandığını ispatlamıştır. Türkiye’de böyle bir çalışma olmadığını fark eden yazar bu eşsiz eseri yayın hayatına kazandırarak bir başvuru ve kaynak eser haline getirmiştir. Filozofların kendi öz kitaplarından ve felsefe tarihçilerin kitaplarından bilimsel dolarak, dipnot şeklinde kendi görüşünü söylemeden objektif olarak ortaya koymuştur. Ortaya felsefi metinler manzumesi çıkarmıştır.
İnsanlık, bilinen en esi medeniyet ve ilk tapınak Göbeklitepe’den beri Tanrı’yı hiçbir zaman yadsımamıştır, hayatın merkezine konumlandırmıştır. Felsefe ve bilim tarihine baktığımız zaman ister negatif ister pozitif anlamda olsun filozof ve bilim adamlarının, Tanrı ile ilgilendiğini görmekteyiz. Bilimin kaynağı olan felsefede de Tanrı” EN YETKİN VARLIK” olarak karşımızda durmaktadır. Filozoflar, Tanrı’ya İdea, Salt Form, Geist vb. isimler vermişlerdir. İsimler her kültürde farklı bir şekilde olabilir. Bu isimleri Allah’ın Güzel İsimleri olarak her filozof kendi açısından bakarak Tanrı’sını o isimle kavramlaştırmış ve Tanrı’yı ortaya koymuştur. Önemli olan En Yüce Varlık olarak Tanrı’nın VAR OLDUĞUNU kabul etmeleridir. Aklını sistematik, mantıksal olarak kullanan filozoflar, aklın yolu bir olduğu için Tanrı’nın varlığı konusunda akılsal kanıtlar ortaya koymuşlardır. Bazılarının dediği gibi felsefe demek ateizm demek değildir. Nitekim felsefe tarihinde ÇOĞU FİLOZOF, Tanrı’nın VAR OLDUĞUNU kabul etmiştir. 2600 yıllık Batı Felsefe Tarihinde Ateizmin yoğunlaşması sadece 19. yüzyıldadır. Bunun sebebi de Batı dünyasının ortaya çıkardığı buhranlı yıllardır.
Yazar bu kitapta, sağduyunun, aklın yolu bir olması hasebiyle ve ayrıca objektif olması için hem filozofların kendi eserlerinden hem de felsefe tarihçisi felsefecilerden akademik tarzda dipnotlarla alıntılar yaparak filozofların çoğunun ateist olmadığını, Tanrı’nın varlığını kabul ettiklerini kanıtlamaktadır.