Her yazarın bir kaderi oldugu gibi, her kitabın da bir kaderi vardır. Kitapların kaderi; raftan alınınca önce arkasına bakılması, fiyatı ve yazarın ne yazdıgının araştırılmasıdır. Umarım siz de öyle yaptınız. Yazarın kaderine gelince… Yazmak için önce çok okumak, yaşadıklarının ve gördüklerinin analizini tarafsız bir gözle yapıp onu kâgıt üzerine aktarmaktır. Artık zamanımızda kâgıt kalemle yazanlar yok gibi. Eskiden daktilo vardı, şimdi bilgisayar var hatta bilgisayarın da pek çok çeşidi var. Burada bana yazmama destek olmak için, sesle yazma özelligi olan bir bilgisayar hediye eden damatlarımı da anmadan geç
Tükendi
Gelince Haber VerHer yazarın bir kaderi oldugu gibi, her kitabın da bir kaderi vardır. Kitapların kaderi; raftan alınınca önce arkasına bakılması, fiyatı ve yazarın ne yazdıgının araştırılmasıdır. Umarım siz de öyle yaptınız. Yazarın kaderine gelince… Yazmak için önce çok okumak, yaşadıklarının ve gördüklerinin analizini tarafsız bir gözle yapıp onu kâgıt üzerine aktarmaktır. Artık zamanımızda kâgıt kalemle yazanlar yok gibi. Eskiden daktilo vardı, şimdi bilgisayar var hatta bilgisayarın da pek çok çeşidi var. Burada bana yazmama destek olmak için, sesle yazma özelligi olan bir bilgisayar hediye eden damatlarımı da anmadan geçmeyecegim. Şimdi sessiz bir köşeye çekilin ve Kasap Hasan Amca’nın gönlünden Ali Ekber akan sevgiyi okuyun, karşılıksız sevginin derinliklerine dalın. Ne demiş Koca Derviş Yunus “Yaratılanı hoş gördük, Yaratan’dan ötürü.” Hep beraber hoş görelim, hoş görenlerden olalım. Hoşça kalın.