Türk Dünyası, asırlardır yaşadığı işgal ve ötekileştirme süreçleri sonucu kimlik yitimi ile karşı karşıya kalmış önce toprakları, sonra bellekleri işgal sürecine uğramış ve kaotik bir yıkım sürecini deneyimlemiştir. Rusların Türkistan toprakları üzerindeki işgal ve yerleşme planları doğrultusunda aralarındaki köken birliğine rağmen birbirlerinden ayrılmak istenen, farklı alfabeleri kullanmaları dikte edilen Türk Dünyası halkları, kendi tinsel doğumlarını aydınlarına borçludur. Özellikle yaşanılan sansür ve sürgünler sonucu hayatlarını kaybeden, yurtlarından sürülen aydınların ölümü hiçe sayarak kendi halklarının y
Tükendi
Gelince Haber VerTürk Dünyası, asırlardır yaşadığı işgal ve ötekileştirme süreçleri sonucu kimlik yitimi ile karşı karşıya kalmış önce toprakları, sonra bellekleri işgal sürecine uğramış ve kaotik bir yıkım sürecini deneyimlemiştir. Rusların Türkistan toprakları üzerindeki işgal ve yerleşme planları doğrultusunda aralarındaki köken birliğine rağmen birbirlerinden ayrılmak istenen, farklı alfabeleri kullanmaları dikte edilen Türk Dünyası halkları, kendi tinsel doğumlarını aydınlarına borçludur. Özellikle yaşanılan sansür ve sürgünler sonucu hayatlarını kaybeden, yurtlarından sürülen aydınların ölümü hiçe sayarak kendi halklarının yaşadığı ontolojik yıkım süreçlerini anlatma cesareti göstermeleri bağımsızlığın arkasındaki itici güçtür. Bu aydınlardan biri de Kırgız tarihi romancılığında zirve kabul edilen Tölögön Kasımbekov’dur.
Kasımbekov’un bütün hikâye ve romanları yaşanılan süreçler göz önünde bulundurularak “yapı ve izlek” başlığı altında özellikle felsefi, psikolojik ve sosyolojik okumalarla açımlanmaya çalışıldı. Tarihsel hafızayı mimetik belleğe dönüştürerek anlatan Kasımbekov, anlaşıldıkça özelde Kırgız tarihi, genelde bütün Türkistan’da yaşanılan kaos süreci anlaşılacak ve milyonlarca masum insanın yaşam hakkını elinden (ç)alan emperyalist zihniyet daha görünülür kılınacaktır. Unutulmamalıdır ki tarih bir milletin kolektif hafıza kitabıdır. Bu kitap ayrıntılı bir şekilde okunup, üzerine düşünüldükçe aydınlarından aldığı güç ve birikimle Türk devletleri geleceğe daha sağlam yürüyecektir.