"Hasan, Fas’ta tanınan sevilen bir şair olduğunu söylemeye gerek yok sanırım. Fas şiirini oluşturan basamaklardan birini oluşturduğunu yaşarken, damgasını basmıştır.
Hasan Necmi şiirinde benim dikkatimi çeken, öbür yüzüyle şairin inatla sevip kullandığı imgelerin başında, nehir, ekmek ve kadındır yani aşktır. Elbette birçok imgenin müptelasıdır aynı zamanda, ama öne çıkan imgelerin içinde bu üç imgedir, diyebilirim.
Ortadoğu’da yaşanan, yaşatılan zulmü, dökülen kanı şiirine elbette işlemekten çekinmedi.
Nehir: Beni evine davet ettiğinde, evinin balkonundan günün yirmi dört
Tükendi
Gelince Haber Ver"Hasan, Fas’ta tanınan sevilen bir şair olduğunu söylemeye gerek yok sanırım. Fas şiirini oluşturan basamaklardan birini oluşturduğunu yaşarken, damgasını basmıştır.
Hasan Necmi şiirinde benim dikkatimi çeken, öbür yüzüyle şairin inatla sevip kullandığı imgelerin başında, nehir, ekmek ve kadındır yani aşktır. Elbette birçok imgenin müptelasıdır aynı zamanda, ama öne çıkan imgelerin içinde bu üç imgedir, diyebilirim.
Ortadoğu’da yaşanan, yaşatılan zulmü, dökülen kanı şiirine elbette işlemekten çekinmedi.
Nehir: Beni evine davet ettiğinde, evinin balkonundan günün yirmi dört saati akan nehre tanık oldum. Evin balkonu ovaya ve dolayısıyla nehre hakim durumda. Eh kıvrıla kıvrıla akan nehir şairin içine işlemeyip de ne yapsın.
Ekmek: Babam fırıncı olduğundan bilirim. İyi ekmek yapmanın insanlara yedirmenin fırıncı için bir hastalıktır. Hasan’ın annesi de doğup büyüdüğü kasabada, yaptığı ürettiği ekmekle bir hayli ün salmış bir kadın (fırıncı) olduğunu anlatırdı, Hasan. Hatta bu tesadüfe karşılıklı sevinmiştik. Hasan, Fransa başta olmak üzere gittiği ülkelerde ekmeği araştırmaya bir hayli meraklı biri olduğunu bilirim. Ekmek, şiirinde inatla işlediği bir imgedir.
Aşk: Kadını ve aşkı şairliğine vermek gerek.
Hasan Necmi’nin şiirleri seçkiler halinde, Fransızca, İspanyolca ve İngilizceye çevrildi.
Benim tarafımdan Türkçeye çevrilen Necmi’nin şiir seçkisini okuyun, beğeneceksiniz. "
Metin Fındıkçı