Tarihsel süreçte değişik uygulamaları söz konusu olan vergileme, kişilerle devlet arasındaki ilişkilerin temel belirleyicisi olmuştur. Günümüzde kamu gelirleri arasında da ilk sırada yer alan ve devletlerin üstlendikleri fonksiyonları en iyi şekilde yerine getirebilmesinde büyük öneme sahip olan vergilerin; etkin, verimli ve adil bir biçimde uygulanması gerekmektedir. Vergilemenin devlet açısından temel amacı genellikle en çok gelirin edilmesi olmasına rağmen kişilerin vergiler karşısındaki tutum ve davranışları genellikle en az vergi ödeme veya hiç ödememe yönündedir. Öyle ki bu iki zıt anlayışın yaygın o
Tükendi
Gelince Haber VerTarihsel süreçte değişik uygulamaları söz konusu olan vergileme, kişilerle devlet arasındaki ilişkilerin temel belirleyicisi olmuştur. Günümüzde kamu gelirleri arasında da ilk sırada yer alan ve devletlerin üstlendikleri fonksiyonları en iyi şekilde yerine getirebilmesinde büyük öneme sahip olan vergilerin; etkin, verimli ve adil bir biçimde uygulanması gerekmektedir. Vergilemenin devlet açısından temel amacı genellikle en çok gelirin edilmesi olmasına rağmen kişilerin vergiler karşısındaki tutum ve davranışları genellikle en az vergi ödeme veya hiç ödememe yönündedir. Öyle ki bu iki zıt anlayışın yaygın olduğu taraflar arasında bir uyumun sağlanabilmesi ve vergi sisteminin etkinleştirilebilmesinde özellikle vergileme yetkisini kullanan otoriteye önemli görevler düşmektedir. Dolayısıyla vergi otoritesinin hem vergileme tekniğinin en iyi şekilde uygulanmasına hem de kişilerin vergilemeye yönelik yaklaşımlarının vergi sistemleri üzerinde olumlu ve olumsuz etkilerinin olabileceğine ilişkin konularda özenli davranması gerekmektedir.
Toplumun tüm kesimlerini ilgilendiren ve günlük yaşamın vaz geçilmez bir parçası olan vergi ve vergileme olgusunun daha iyi anlaşılabilmesi, literatüre ve uygulamalara katkı sağlanması amacıyla bu eser hazırlanmıştır.