Andreyev’in 1907 yılında yazdığı bu novellanın “kahramanı” adı ihanetle özdeşleşen Yahuda İskariot’tur. Yazar Kitabı Mukaddes’teki fikirlerden ziyade kişi ve durumları eserine taşımıştır. Metinde bir hilkat garibesi gibi tasvir edilen Yahuda’nın kaotik görüntüsü, karmaşık düşünce süreçlerini ve ruhunu yansıtır. Andreyev kötülük ile iyilik arasında gidip gelen hainin psikolojisine ve ihanetin gerçek nedenlerine odaklanır. Bu odaklanışta yazarın insanlık durumu üzerine düşüncelerinin izleri sürülebilir. Eserin yazıldığı dönemde akıl ve inanç arasındaki çatışma epey tanıdık bir temadır. Yahuda
Tükendi
Gelince Haber VerAndreyev’in 1907 yılında yazdığı bu novellanın “kahramanı” adı ihanetle özdeşleşen Yahuda İskariot’tur. Yazar Kitabı Mukaddes’teki fikirlerden ziyade kişi ve durumları eserine taşımıştır. Metinde bir hilkat garibesi gibi tasvir edilen Yahuda’nın kaotik görüntüsü, karmaşık düşünce süreçlerini ve ruhunu yansıtır. Andreyev kötülük ile iyilik arasında gidip gelen hainin psikolojisine ve ihanetin gerçek nedenlerine odaklanır. Bu odaklanışta yazarın insanlık durumu üzerine düşüncelerinin izleri sürülebilir. Eserin yazıldığı dönemde akıl ve inanç arasındaki çatışma epey tanıdık bir temadır. Yahuda rasyonel gerçekliğin peşindedir. Yaşadığı kötü deneyimler yüzünden insanlığa dair düşünceleri son derece kuşkucu ve kötümserdir. Havarilerinin İsa’ya olan sevgisinden de baştan beri hep kuşku duyar ve bu sevgiyi sınamaya kalkışır. Ancak Andreyev’in çıkarcı, sinsi, yalancı ve hırsız Yahuda’sı İsa’yı çılgınca sever. Tek derdi onun dikkatini çekmek ve sevgisini kazanmaktır. Ona göre ihaneti hem insanın kötülüğünü hem de İsa’yı yalnızca kendisinin sevdiğini teyit eder.