Ray Kuzweil: “21. yüzyılda yaşayacağımız şey yüz yıllık bir teknolojik ilerleme olmayacak, (…) 20. yüzyılda kaydedilenin bin katı bir ilerlemeye tanık olacağız.” Hayatımızın giderek daha fazla kısmını etkin bir şekilde yöneten akıllı tekno-sosyal sistemlere doğru koşuyoruz. Bu sistemleri ellerinde tutanlar en gizli, hatta bizim bile bilmediğimiz arzularımızı, korkularımızı, zaaflarımızı, ihtiyaçlarımızı biliyorlar ve bunları sonuna kadar kullanıyorlar. Var olmayı sahip olmakla tanımladığımızın, kabul edilme ve beğenilme ihtiyacımızın farkındalar. Her hareketimiz, her tıklamamız bizi biraz daha şeffaf hale getiriyor. Dijital platformlar bu bilgileri kullanarak evde
Tükendi
Gelince Haber VerRay Kuzweil: “21. yüzyılda yaşayacağımız şey yüz yıllık bir teknolojik ilerleme olmayacak, (…) 20. yüzyılda kaydedilenin bin katı bir ilerlemeye tanık olacağız.” Hayatımızın giderek daha fazla kısmını etkin bir şekilde yöneten akıllı tekno-sosyal sistemlere doğru koşuyoruz. Bu sistemleri ellerinde tutanlar en gizli, hatta bizim bile bilmediğimiz arzularımızı, korkularımızı, zaaflarımızı, ihtiyaçlarımızı biliyorlar ve bunları sonuna kadar kullanıyorlar. Var olmayı sahip olmakla tanımladığımızın, kabul edilme ve beğenilme ihtiyacımızın farkındalar. Her hareketimiz, her tıklamamız bizi biraz daha şeffaf hale getiriyor. Dijital platformlar bu bilgileri kullanarak evde, işte ya da sokakta ne yapacağımızı, ne satın alacağımızı, hatta ne düşüneceğimizi belirliyorlar.
Bizi eşyalaştıran, mahremiyetimizi, özgürlüğümüzü ve özgünlüğümüzü bir ‘unsur’a, dijital veriye dönüştürüp bizi manipüle etmek için kullanan bir sistemin nesneleriyiz. Bu sistem sinsice hayatlarımızı çalıyor. Yapay zekâ 2030’a kadar dünyayı tarihte emsali görülmemiş bir biçimde baştan sona değiştirecek ve biz bu değişimi tam da göbeğinden yaşayıp göreceğiz. Bu kitap, dünyayı dönüştürecek gelişmeler son sürat ivmelenirken bunun derin sonuçlarını değerlendirebilmenizi ve önlem almanızı sağlamayı amaçlıyor. Unutma, çalınan senin hayatın!