İS 40 sıralarında doğan Plutark Akdeniz dünyasında pekçok yere yolculuklar yapmış ve İmparatorluk Romasında uzun bir süre kalmış olsa da, yaşamının büyük bölümünü doğduğu küçük Boeotiae kasabası olan Khaironeia’da geçirdi. Roma dünyasının enginliği içinde kendi kültürünün üstünlüğünü kabul eden Plutark her zaman Helenik kimliğini sürdürdü. Platon için duyduğu derin hayranlığın anlatımı olarak, çevresindeki büyük Yunan-Roma Tinini şekillendiren büyük kişilikleri çözümlerken kullandığı ölçünler bilgelik ve dürüstlük, yiğitlik ve ılımlılık değerleri idi. Roma devleti tarafından doğrudan onurlandırılan Plutark’ın Trajan ve Hadrian ile tanışmış olması olasıdır. Ama Plutark sözcüğün zaman-ötesi anlamında da klasiktir, ve modern hayranları ve o
Tükendi
Gelince Haber VerİS 40 sıralarında doğan Plutark Akdeniz dünyasında pekçok yere yolculuklar yapmış ve İmparatorluk Romasında uzun bir süre kalmış olsa da, yaşamının büyük bölümünü doğduğu küçük Boeotiae kasabası olan Khaironeia’da geçirdi. Roma dünyasının enginliği içinde kendi kültürünün üstünlüğünü kabul eden Plutark her zaman Helenik kimliğini sürdürdü. Platon için duyduğu derin hayranlığın anlatımı olarak, çevresindeki büyük Yunan-Roma Tinini şekillendiren büyük kişilikleri çözümlerken kullandığı ölçünler bilgelik ve dürüstlük, yiğitlik ve ılımlılık değerleri idi. Roma devleti tarafından doğrudan onurlandırılan Plutark’ın Trajan ve Hadrian ile tanışmış olması olasıdır. Ama Plutark sözcüğün zaman-ötesi anlamında da klasiktir, ve modern hayranları ve okurları arasında Fransız Devriminin önderleri ve ayrıca Rousseau, Schiller, Goethe, Hegel, Beethoven, Jacques-Louis David gibi adlar da bulunur.
Yunan-Roma dünyasının elit tabakasını ilgilendiren dinsel, felsefi, politik, bilimsel ve törel konularda yazan Plutark eski bir kataloğun verdiği rakama göre 200’ün üzerinde yapıt üretti. Yaklaşık olarak yarısı saklanan bu yazıların arasında, Plutark hepsinden önce ünlü Yunanlı ve Romalı devlet adamlarını karşılaştıran koşut yaşamöyküleri ile tanınır. Kendisinin betimlediği olayların pek çoğundan 500 yıl kadar sonra yaşamış olmasına karşın, tarihsel olduğu kadar da moral nitelikli olan bu denemeleri birçok tarihsel kişi ve olay açısından elimizde bulunan en değerli kaynaklar arasındadır.
“Yaşamlar’ımı başkaları uğruna yazmaya başladım. Ama şimdi Tarihi bir ayna gibi kullanarak ve yaşamımı orada betimlenen erdemler ile uyum içinde biçimlendirmeye ve süslemeye çalışarak, çalışmayı kendi uğruma da sürdürüyorum ve ondan kendim de haz duyuyorum. Çünkü ele aldığım her bir kişiliği deyim yerindeyse konuğum gibi kabul edip karşılarken ve boyunu bosuna dikkatle bakarken, yaşamından bilinmesi en önemli ve en güzel noktaları seçerken, sonuç neredeyse her gün birlikte yaşamak gibi, her gün birlikte olmak gibi birşey. Oh! Hangi sevinç bundan daha büyük olabilir? Karakterin iyileşmesi için ne bundan daha etkili olabilir?”