“Acı çekmemiş biriyle yapılan her sohbet gevezeliktir.”
Biçim ve yaklaşım açısından büyük farklılıklar gösteren bu kitabında Cioran, insanlığın tanrılara, ölüme, yaşama, korkuya ve güçsüzlüğe olan bağlılığını araştırıyor. Yeni Tanrılar, Cioran’ın insanın iyi bir şey yapma kapasitesi konusunda giderek derinleşen kötümserliğini yansıtıyor. “Her varlık mahvolmuş bir ilahidir.”
Cioran, Yeni Tanrılar’da tek tek fikirleri yapıbozuma uğratmaktan ziyade Avrupa düşüncesinin tüm yapısını, kültürel olarak &uu
Tükendi
Gelince Haber Ver“Acı çekmemiş biriyle yapılan her sohbet gevezeliktir.”
Biçim ve yaklaşım açısından büyük farklılıklar gösteren bu kitabında Cioran, insanlığın tanrılara, ölüme, yaşama, korkuya ve güçsüzlüğe olan bağlılığını araştırıyor. Yeni Tanrılar, Cioran’ın insanın iyi bir şey yapma kapasitesi konusunda giderek derinleşen kötümserliğini yansıtıyor. “Her varlık mahvolmuş bir ilahidir.”
Cioran, Yeni Tanrılar’da tek tek fikirleri yapıbozuma uğratmaktan ziyade Avrupa düşüncesinin tüm yapısını, kültürel olarak üzerine yükleyegeldiğimiz ağırlığı artık taşıyamaz hale gelmiş, olduğu yerde çürüyen ve büyük kısmı dinsel olan temel varsayımlarını ifşa edip sorguluyor. Edebiyat ve felsefenin nadide bir birleşimi olan bu lirik aforizmalarının çoğu, tıpkı mezar taşları gibi, zamansızlığı hedeflerken, Cioran, sözcükleri yumruk gibi çeneyi dağıtacak bir dil hayaliyle, nesnellik peşinde koşan bir deli gibi yazıyor. “Delilik, belki de artık değişim geçirmeyen bir acıdan başka bir şey değildir.”
Ama ölümle büyülenmiş sayıklayan coşkusu katıksız bir kötümserlik de değil, zira: “Hepimiz, her ânı bir mucize olan bir cehennemin dibindeyiz.”