Ana dilimiz köklerimizdir. Kök saldığımız her toprakta hayata güçlü bağlarla tutunmak ve sarsılmadan var olmak isteriz. Köklerimiz beslenirse sağlamlaşır, yeşeririz.
Bulunduğumuz her coğrafyada “kim” olduğumuzun bilincinde olarak sarsılmadan ve savrulmadan yaşamanın bir yolu da dilimizi canlı tutmaktan geçer. Nitekim Türkçe, yalnızca Türkiye’de değil dünyanın dört bir yanında ana dili olarak konuşulmakta ve kuşaktan kuşağa aktarılmaktadır. Bu aktarımda bireysel çabanın yanı sıra Türkçenin akademik olarak da öğretilmesini sağlayan Türkçe Ana Dili Öğretiminin önemi büyüktü
Tükendi
Gelince Haber VerAna dilimiz köklerimizdir. Kök saldığımız her toprakta hayata güçlü bağlarla tutunmak ve sarsılmadan var olmak isteriz. Köklerimiz beslenirse sağlamlaşır, yeşeririz.
Bulunduğumuz her coğrafyada “kim” olduğumuzun bilincinde olarak sarsılmadan ve savrulmadan yaşamanın bir yolu da dilimizi canlı tutmaktan geçer. Nitekim Türkçe, yalnızca Türkiye’de değil dünyanın dört bir yanında ana dili olarak konuşulmakta ve kuşaktan kuşağa aktarılmaktadır. Bu aktarımda bireysel çabanın yanı sıra Türkçenin akademik olarak da öğretilmesini sağlayan Türkçe Ana Dili Öğretiminin önemi büyüktür.
Ana dilimizin yaşadığı farklı coğrafyalarda Türkçe öğretimi üzerine çalışan araştırmacıların yazılarını içeren bu kitap, Türkçenin ana dili olarak öğretildiği farklı ülkelerin Türkçe öğretimi politikalarını ve uygulamalarını inceliyor. Yazarlar, ilgili ülkelerde Türkçe öğretiminin güncel durumunu ve temel sorunlarını irdeliyor ve çözüm önerileri sunuyor.
Değişen küresel sosyopolitik bağlam yurt dışında Türkçe ana dili öğretimini sürekli olarak etkilemekte ve bu sebeple düzenli olarak takip edilmesi ve incelenmesi gereken dinamik bir olgu haline getirmektedir. Bu bilinçle hazırlanan ve yurt dışında Türkçe ana dili öğretiminin güncel durumuna ışık tutması amaçlanan bu kitabın, konuya ilgi duyan herkes için faydalı bir kaynak olacağı düşünülmektedir